Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı ve Güney Lefkoşa Belediye Başkanı Charalambos Prountzos, İngiliz Yüksek Komiserliği himayesinde Ledra Palace Otel’de düzenlenen etkinlikte gençlerle bir araya geldi. İngiliz Yüksek Komiseri Michael Tatham, Harmancı ve Prountzos’un açılış konuşmalarının ardından oturum gençlerin soru, yorum ve önerilerine açıldı.  

Adanın kuzeyinde geçtiğimiz pazar gün gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında Kıbrıs’ta barış sürecinin hareketlenmesine dair adanın iki tarafında da yeniden yeşeren umudun güçlü bir şekilde hissedildiği buluşmada, bu fırsatın bir kez daha heba edilmemesi için atılması gereken adımlar konuşma ve önerilerin merkezinde yer aldı.

Başkan Mehmet Harmancı konuşmasında, iki belediye arasında uzun yıllardır süren diyalog ve iş birliğini hatırlatırken, belediye başkanlarının bireysel olarak geliştirdikleri karşılıklı güven ve dostluk ilişkilerinin bu başarıda büyük bir rol oynadığına dikkat çekti.

İki belediye başkanı da,belediyelerin bundan sonra atacakları adımlarda güven ve dostluk ilişkilerinin gençler arasında da gelişmesi ve daha geniş kitlelere yayılması için gençlerden gelecek önerilerin önemini vurguladı. 

Gerek genel siyasi ortamın gerekse Lefkoşa için ortak fon kaynaklarına erişimde yaşanan zorlukların bazı projelerin ve ortak taleplerin gerçekleşmesine engel olabildiğini ifade eden Harmancı, “Büyük düşünmeye devam ederken, küçük adımlarla da olsa bu mücadeleye devam etmeliyiz” dedi.

“Barış karşıtlarına konuşmamız lazım”

LTB Başkanı Harmancı, bu tür iki toplumlu etkinliklere katılanların çoğunlukla zaten Kıbrıs’ta iki toplumun birlikte barış içinde yaşayabileceği bir çözümden yana olduğunu belirtti ve “Bu çemberin dışına çıkıp, barış karşıtlarına konuşmamız lazım” dedi. Bunun için de farklı kesimlerden gençlerin doğal bir şekilde, kendi istek ve iradeleriyle bir araya geleceği daha çok alan ve imkan yaratmanın gerekliliğine dikkat çekti.

Gençlerden gelen yorum ve önerilerde ortak kullanılabilecek mekanların çoğaltılması, Lefkoşa’da yeni geçiş kapıları talebinin güçlü bir şekilde yeniden gündeme getirilmesi, barış dilinin eğitim müfredatlarına girmesi için Eğitim Bakanlıkları’na baskı yapılması, ortak kültürel mirasın korunması gibi konular yer aldı. Ayrıca adanın iki tarafında ayrı ayrı hakim olan söylem ve ideolojilere alternatif yeni bir anlatının ve kimliğin oluşmasına katkı koyacak sanatsal faaliyetlerin yürütülebileceği iki toplumlu bir kültür merkezi de gündeme getirildi.

İki belediye başkanı gençlerin belirleyeceği talepler ve öncelikler doğrultusunda her türlü iş birliğine açık olduklarını ifade ederken, gençlerin geliştireceği iki toplumlu fikirlere ve inisiyatiflere açık destek beyan ettiler.